Asgari ücrette zam pazarlıkları başlıyor: Alım gücü, enflasyon ve IMF’nin etkisi masada

IMF, Türkiye değerlendirmesinde asgari ücret artışının yüzde 25 seviyesinde olmasını önerdi. Bu öneri, Türkiye’de geniş kesimlerin beklediği yüksek zam oranlarıyla tezat oluştururken dikkat çekici bir mesaj verdi.

TCMB Başkanı Fatih Karahan, ABD’deki sunumunda asgari ücret artışına ilişkin tavsiye niteliğinde öngörülerde bulunurken IMF’nin önerdiği yüzde 25 oranını yineledi.

EKONOMİSTLER NE SÖYLÜYOR?

Asgari ücret artışı konusunda tahminler yüzde 25 ila yüzde 40 arasında şekilleniyor. Ekonomistler, yıl sonu enflasyon verileri ve kamuoyu baskısının nihai zam oranını belirlemede etkili olacağını vurguluyor.

"YANLIŞIN BEDELİNİ NEDEN HALK ÖDESİN"

İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öner Günçavdı, asgari ücrette sınırlama önerisini eleştirerek, “Bu yanlış politikanın bedelini halk ödememeli” dedi. IMF ve ekonomi politikalarının ücret artışını sınırlandırma yönündeki baskılarını haksız bulduğunu ifade etti.

“ORTA NOKTADA BULUŞULABİLİR"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden Prof. Dr. Murat Batı, asgari ücretteki gelir ve damga vergisi istisnasının vergi harcamalarını artırdığını vurguladı. Batı, zam oranının %33-35 aralığında gerçekleşmesini beklediğini ifade etti.

“TEMEK HARCAMALARDA FİYAT ARTIŞI TÜİK VERİLERİNİN İKİ KATI"

Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Şişman, halkın temel harcamalarında TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranından çok daha yüksek artışlar yaşandığını belirtirken, TCMB’nin %25’lik zam öngörüsünü eleştirdi.

“ENFLASYON DÜŞECEK AMA NEREDE?”

Ekonomist Arda Tunca, düşük gelirli kesimlerin tüketim kalıplarını inceleyerek, asgari ücret artışlarının enflasyona direkt etkisinin sınırlı olduğunu söyledi. Tunca, “Asgari ücretlilerin, enflasyonu artırıcı bir etken olarak gösterilmesi yanlış” dedi.

TEPAV’dan Dr. Ali Çufadar, enflasyon ve asgari ücret dengesi hakkında “Teknik açıdan %25 zamdan fazlası, istihdam kaybına ve TL’nin daha fazla değer kazanma baskısına yol açabilir” değerlendirmesinde bulundu.