Morgan Stanley'den Türkiye analizi
Morgan Stanley Türkiye'de önemli ölçüde daha sıkı bir makro politika duruşu uygulanarak, makro dengesizliklerin azaltıldığı ve dış tamponların güçlendirildiğini belirtirken, temel senaryosunun, ılımlı büyüme ve yüzde 20'nin ortalarına doğru devam eden enflasyon düşüşü öngördüğünü ve bunun da gelecek yıl kademeli bir faiz indirimi döngüsünün yolunu açmasını beklediğini dile getirdi.
"ENFLASYONDA DÖNÜM NOKTASI"
Enflasyonda bir dönüm noktasına gelinmek üzere olunduğunu belirten Morgan Stanley çekirdek enflasyonun parasal sıkılaştırmaya iyi yanıt verdiğini ancak hizmet enflasyonunun sabit kaldığını belirtek kurum, "Hizmet enflasyonundaki ani artışlar kısmen bazı fiyat kontrollerinin (kira ve bazı eğitim hizmetlerinde) kaldırılmasından kaynaklandı, ancak yüksek enflasyon beklentileri ve dirençli iç talep de bir rol oynayarak hizmet sektörü firmalarının fiyat belirleme gücünü destekledi." vurgusunda bulundu.
Gerçek faiz oranlarının nispeten yüksek kalacağına dair kendi beklentisini temel alan kurum, liranın reel olarak değer kazanmasının devam etmesini (özellikle 2025 ilk çeyrekte) ve iç talepte ve enflasyon beklentilerinde kademeli bir yumuşamayı, Aralık 2024'teki yüzde 44,5'ten Aralık 2025'e kadar manşet enflasyonun yüzde 26'ya düşmesine yönelik temel senaryo tahminlerini destekleyen faktörler olarak hesaba kattığını dile getirdi.Bu tahminlerin, Ocak ayından itibaren asgari ücrette yüzde 30'luk bir artış ve yeni yılda elektrik ve doğal gaz fiyatlarında yüzde 25'lik bir artış varsayımına dayandığı ifade edildi.
FAİZ İNDİRİMİ DÖNGÜSÜ YAKLAŞIYOR
Bu veriler ışığında kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığını belirten Morgan Stanley, TCMB'nin, son enflasyon raporunda önemli yukarı yönlü revizyonlar yaptığını ve şimdi manşet enflasyonu 2025 sonuna kadar yüzde 21 ve 2026 sonuna kadar yüzde 12 olarak öngördüğünü hatırlattı.
TCMB'nin bu öngörüsünün kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığının bir işareti olarak değerlendiren kurum, Merkez Bankası'nın temel enflasyon eğilimindeki düşüşe paralel olarak faiz oranlarını düşürmeye başlamasıyla parasal duruşun sıkı kalacağını, makro ihtiyati tedbirlerin ise büyük ölçüde yürürlükte kalacağını ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.