Bakan Şimşek: Sanayi üretimi ilk on ayda sınırlı daraldı ama işgücü piyasası dayanıklı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye ekonomisine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

SANAYİ ÜRETİMİNDEKİ DARALMA

Bakan Şimşek, sanayi üretiminin yılın ilk on ayında zayıf dış talep ve uygulanan programın kısa vadeli etkileri sonucunda sınırlı bir daralma yaşadığını belirtti. Ancak işgücü piyasasının bu olumsuz tabloya rağmen dayanıklılığını koruduğunu vurguladı.

İSTİHDAMDA ARTIŞ KAYDEDİLDİ

İstihdamın son bir yılda 1 milyonun üzerinde artarak güçlü bir performans sergilediğini ifade eden Şimşek, işsizlik oranının ise mevsimsel düzeltilmiş olarak ekim ayında yüzde 8,8 seviyesinde gerçekleştiğini kaydetti.

"KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM İYİLEŞECEK"

Küresel ekonomik görünüm hakkında da değerlendirmelerde bulunan Şimşek, 2025 yılında küresel finansal koşullar, ticaret büyümesi ve emtia fiyatlarının Türkiye ekonomisi için daha destekleyici olmasını beklediklerini açıkladı.

Şimşek, "Bunun yanı sıra reel sektörde iyileşen güvenin ve dezenflasyon sayesinde oluşacak daha elverişli yurtiçi finansal koşulların ekonomik aktiviteyi olumlu etkilemesini öngörüyoruz" ifadelerini kullandı.

MAKRO TEMELLERİN GÜÇLENMESİ

Bakan Şimşek, uygulanan programların ekonomik yapıyı sağlamlaştırdığına dikkat çekerek, "Makro temellerimiz artık daha güçlü ve sürdürülebilir yüksek, kapsayıcı büyüme için uygun bir zemin oluşturuyor" ifadelerini kullandı.

"ZAYIF DIŞ TALEP NEDENİYLE SANAYİ ÜRETİMİ DARALDI"

Şimşek'in sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda şu ifadeler yer aldı:

"Uyguladığımız programın kısa vadeli etkileri ve zayıf dış talep sonucunda sanayi üretimi yılın ilk on ayında sınırlı daraldı.

İşgücü piyasası bu gelişmeye rağmen dayanıklılığını sürdürüyor. Son bir yılda istihdam 1 milyonun üzerinde arttı. İşsizlik oranı mevsimsel düzeltilmiş olarak ekimde yüzde 8,8 gerçekleşti.

Önümüzdeki yıl küresel finansal koşullar, ticaret büyümesi ve emtia fiyatlarının ülkemiz için daha destekleyici olmasını bekliyoruz. Bunun yanı sıra reel sektörde iyileşen güvenin ve dezenflasyon sayesinde oluşacak daha elverişli yurtiçi finansal koşulların ekonomik aktiviteyi olumlu etkilemesini öngörüyoruz.

Programımız sayesinde sağlamlaşan makro temellerimiz sürdürülebilir yüksek ve kapsayıcı büyümeye zemin oluşturuyor."