Dervişoğlu'ndan iktidara sert çıkış: 1900’lü yıllarda bile daha özgür bir dönem vardı

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Kırşehir ziyaretinde iktidara yönelik sert eleştirilerde bulundu. Türkiye’de baskı ortamının giderek ağırlaştığını savunan Dervişoğlu, “1900'lü yıllarda bile daha özgürdük. Yasama, yürütme, yargı gitti; yerine RTE geldi.” diyerek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni eleştirdi.

"İNSANLAR, SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ KONUŞMALI"

Dervişoğlu, Kırşehir’de Ahilik Müzesi’nin ardından Ahi Evran Zanaatkarlar Çarşısı’nda esnafı ziyaret etti. TÜSİAD ile iktidar arasında yaşanan gerginliğe ilişkin soruları yanıtlayan Dervişoğlu, “Ben her zaman konuşan Türkiye vurgusu yapıyorum. İnsanlar, sivil toplum örgütleri konuşmalı. Bundan iktidar da korkmamalı. Emekliler Derneği’nde bu konuya daha detaylı değineceğim” dedi.

Ardından Tüm İşçi Emeklileri Derneği Kırşehir Şubesi’ni ziyaret eden Dervişoğlu, emeklilerin geçim sıkıntılarını gündeme getirdi. İYİ Parti olarak emeklilerin sesi olmak için çalıştıklarını vurgulayan Dervişoğlu, şunları kaydetti:

“Biz diğer partilerin yapmadığı bir şey yaparak emekli kurultayı düzenledik. Milletvekillerimiz emeklilerin sesi olmak için TBMM kürsüsünü sık sık kullanıyor. Kanun teklifleri ve soru önergeleriyle de emeklilerin sorunlarını gündemde tutmaya çalışıyoruz. 14 bin 500 lira maaşla geçinmek mümkün değil. Refah payının artırılması ve intibak yasasının çıkarılması gerekiyor.”

“TÜRKİYE KONUŞMALI, SUSTURULAMAZ”

Demokrasinin, adaletin ve hukukun olmadığı yerde huzurun da olamayacağını vurgulayan Dervişoğlu, Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının, gazetecilerin, sanatçıların ve muhalif siyasetçilerin susturulmaya çalışıldığını savundu.

Dervişoğlu, “Türkiye konuşursa, demokrasisi güçlü olur. Demokrasi varsa hukuk işler, yatırım artar, üretim çoğalır, refah yükselir. Ama konuşmayı yasaklarsanız, demokrasiyi örselerseniz, adalet tartışılır hale gelirse, kimse huzur bulamaz. Siyasi parti genel başkanları cezaevine gönderiliyor, gazeteciler tutuklanıyor, yazarlar susturuluyor. En son TÜSİAD Başkanı bile hükümeti eleştirdiği için hakkında soruşturma açıldı. Bu uygulamalar Türkiye’nin üzerinde yargının, iktidar tarafından demoklesin kılıcı gibi sallandığını gösteriyor” dedi.

“ABDÜLHAMİD DÖNEMİ BİLE DAHA ÖZGÜRDÜ”

Konuşmasında Türkiye’nin özgürlükler açısından geriye gittiğini savunan Dervişoğlu, şu çarpıcı ifadeleri kullandı:

“Bugün Türkiye’de baskı ortamı 1900’lü yıllardakinden bile daha ağır. Altını çizerek söylüyorum, Abdülhamid’in istibdat dönemi bile Tayyip Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’den daha özgürdü. Uluslararası kuruluşların verileri de bunu gösteriyor. Türkiye, demokratik bir hukuk devleti olmak zorunda. İnsanlar eleştirebilmeli, haklarını savunabilmeli, yönetenleri sorgulayabilmeli. Aksi takdirde, siyasi partiler, emekliler, işçiler, sivil toplum kuruluşları susturulursa geriye sadece bir kişi ve onun çevresi kalır.”

“YASAMA, YÜRÜTME, YARGI GİTTİ; YERİNE RTE GELDİ”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni eleştiren Dervişoğlu, Türkiye’nin güçler ayrılığından uzaklaştığını belirtti. Dervişoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Anayasal rejimle yönetildiğimizi iddia ediyoruz ama yasama, yürütme ve yargı tek kişide toplanmış durumda. Yasama Recep Tayyip Erdoğan, yürütme Recep Tayyip Erdoğan, yargı Recep Tayyip Erdoğan. Bu kabul edilemez. Bu sistem değişmeden Türkiye nefes alamaz. Parlamenter demokrasiye dönülmeli.”

“ODAYI ALTINLA DOLDURSAK NEFES İÇİN İLK ALTINLARI ATARIZ”

Dervişoğlu, Kırşehir Kent Konseyi ziyaretinde ise altın madeni projesine tepki gösterdi. Kent halkının projeden endişeli olduğunu belirten Dervişoğlu, şunları söyledi:

“Odayı altınla doldursak bile nefes almak için ilk altınları dışarı atarız. Çevre sağlığı her şeyden önemli. Partimizin milletvekilleri, bu konuda TBMM’de gerekli adımları atacak. Hiç şüpheniz olmasın.”

Dervişoğlu, halkın sorunlarını dinlemeye ve çözüm üretmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.