AK Partili Metin Külünk: Erdoğan’ın sosyolojisi eriyor, güzel bırakmasını isterim

AK Partili Metin Külünk: Erdoğan’ın sosyolojisi eriyor, güzel bırakmasını isterim
Metin Külünk, "31 Mart'tan sonra sayın Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor. Sokak artık, 'Cumhurbaşkanımız çok iyi, etrafı çok kötü' cümlesini aştı." dedi.

12 Punto'daki 'Özge Uzun ile Filtresiz' programının konuğu olan Eski Ak Parti MKYK üyesi Metin Külünk, "31 Mart'tan sonra sayın Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor. Sokak artık, 'Cumhurbaşkanımız çok iyi, etrafı çok kötü' cümlesini aştı. Üzülerek ifade ediyorum; 3-4 sene evvelki Sayın Cumhurbaşkanımıza olan güven aşağı doğru iniyor" ifadelerini kullandı.

Katıldığı programda birbirinden kritik ifadeler kullanan Külünk, ekonomik sorunları işaret ederek, "Sayın Erdoğan emekçinin, işçinin, esnafın, dar gelirlinin, çiftçinin, köylünün her an yanında duran abisiydi, kardeşiydi, 'Bizim Erdoğan'dı, 'Bizim Tayyip'ti. Burası en güçlü stratejik noktaydı" şeklinde konuştu.

Sermayeyi elinde bulunduran bir azınlığın Ak Parti zamanında daha da zenginleştiğini belirten Külünk, "Ak Partisayesinde zenginleşmiş çevrelerin, dar-elit çevrelerin ki bunların diğer Ak Parti öncesi zenginlerden hiçbir farkı yok" dedi.

Yeni Proje (64)-2

'ERDOĞAN SOSYOLOJİSİ ARTIK ERİYOR'

Eski Ak Parti MKYK üyesi ve bir zamanlar Erdoğan'ın yakın çevresinde bulunan Metin Külünk, şöyle konuştu:

"Şunu ifade edeyim, 31 Mart’tan sonra Sn. Erdoğan sosyolojisi eriyor. Çünkü sokak artık ‘Cumhurbaşkanımız çok iyi fakat etrafı çok kötü’ cümlesini aştı. Bunu üzülerek ifade ediyorum, doğrudan Sn. Cumhurbaşkanımızın kendisini tartışıyor. Ve 3-4 sene evvelki sokağın Erdoğan’a olan güveni, çok ciddi anlamda dikine aşağı doğru iniyor. Şimdi, ‘Bunların hiçbirinden Cumhurbaşkanımızın haberi yok’ diye bir şey yok artık. Bu ortadan kalktı. Belki bu uzun süre önce bir gerçek olarak kabul edilebilirdi ama bugün artık hayatın her alanında, her köşe başında, her satır başında, her filmin haber hikayesinin başında daha çok açık konuşuluyorsa, Sn. Cumhurbaşkanımızın bu anlamda 31 Mart sandık sonuçlarını merkeze koyarak ve Türkiye’nin içinde bulunduğu zorlu, tarihi dönemde, bu geçiş döneminde yani 21.Yüzyılın şekillendiği ve Türkiye’nin bağımsızlığının her şeyden kıymetli olduğu bir süreçte, içeride eriyen sosyolojisini incelemesi gerekiyor. Dolayısıyla bunu görüyorum ve ekranlarda bu kadar açık konuşmamın sebebi de bu ülkenin çok kıymetli olması. Dolayısıyla bu geçişte Sn. Erdoğan’ın stratejik rolünün farkındayım. Ve ‘Erdoğan çok iyi çevresi kötü’ cümlesinin artık bir karşılığı yok. Bu cümle 31 Mart öncesinde önemli bir değer ifade ediyordu ama aziz milletimiz sandıkta Sn. Erdoğan’a o kadar açık bir mektup yazdı ki halk Cumhurbaşkanımıza ‘Biz yerel yönetimdeki ölçüsüz, kuralsız, denetimsiz modelden bıktık. Ve bunun din psikolojisi ve senin isminin arkasına saklanılarak yapılmasından bıktık. Sürekli karşımıza çıkan şu binayı bu binayı yaptık cümlelerinden bıktık. Siyasetteki teşkilatlarda da senin isminin arkasına sığınarak sana dost insanların tasviye edilmesinden, siyasetin halk için değil de yerelde bir derebeyliğe dönüşmesinden bıktık, çıkar alanları oluşmasından ve senin adın üzerinden despotizm üretilmesinden bıktık' dedi."

"Sayın Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanlığı gibi devletin liderliğini en nihayetinde devredecek. Güzel devretmesini isterim. Güzel anılarak devretmesini isterim. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu ülkeye kazandırdıkları, başarıları, bir başarı hikayesi var. Fakat başarıların yanında eksiklikler, hatalar, boşluklar var."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.