Aleyna Çakır'ın ölümüne ilişkin 4 yıl sonra iddianame tamamlandı

2020 yılında Ankara Keçiören'de şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden ve Aleyna Çakır olarak bilinen Sema Esen'in ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma, 4 yıl sonra sonuçlandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 38 sayfalık iddianamede, Çakır’ın sevgilisi Ümitcan Uygun hakkında “intihara teşvik etme” ve “eziyet etme” suçlarından 6,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

ALEYNA ÇAKIR’IN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ

Sema Esen, 3 Haziran 2020’de Ankara’nın Keçiören ilçesindeki evinde ölü bulunmuştu. O dönemde sevgilisi Ümitcan Uygun gözaltına alındı ancak ifadesi alınarak serbest bırakıldı. Çakır’ın ölümünden önce Uygun’un kendisine uyguladığı şiddeti sosyal medyada paylaşması ve sonrasında şikayetçi olduğu da ortaya çıkmıştı. Olay, Türkiye genelinde büyük tepki yaratmış, toplumsal bir tartışma başlatmıştı.

İDDİANAMENİN DETAYLARI: SON YAZIŞMALAR

Hazırlanan iddianamede, Ümitcan Uygun ile Sema Esen arasındaki son yazışmalara yer verildi. Uygun, ifadesinde Sema ile bir yıllık ilişkisinin olduğunu, olay günü birlikte dışarı çıktıklarını ve Sema’yı eve bıraktığını söyledi. Sonrasında Sema’nın kendisine mesaj attığını ancak intihar edeceğini hiç düşünmediğini ifade eden Uygun, ertesi gün Sema’ya ulaşamayınca bir arkadaşını eve bakması için gönderdiğini ve evde müzik sesi geldiği halde kapının açılmadığını anlattı.

"İNTİHAR HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRI"

Aleyna Çakır’ın ailesinin avukatı Umur Yıldırım, olayın intihar olarak kabul edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savundu. Yıldırım, Sema Esen’in bornoz askısıyla kendini astığına dair iddiaların teknik olarak mümkün olmadığını belirterek, bu konuda gerekli keşiflerin yapılmadığını vurguladı. Yıldırım, şunları söyledi:

“Bir insanın kendini bornoz kuşağıyla 2 metre dahi olmayan bir kapının arkasına asarak öldürmesi hayatın doğal akışına aykırıdır. Bu tarz bir intiharın teknik olarak mümkün olup olmadığının araştırılması gerekiyordu.”

SOSYAL MEDYA VE TOPLUMSAL TEPKİ

Aleyna Çakır’ın ölümü, Türkiye’de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle ilgili büyük bir toplumsal tepkiye neden olmuştu. Sosyal medyada geniş yankı bulan olay, uzun süre gündemden düşmedi ve kadın hakları konusunda yapılan kampanyalara da ilham verdi.