İstanbul’un barajlarında kritik seviye: Doluluk oranları yüzde 60’ın altına indi
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, 6 Mayıs'ta bu yıl en fazla yüzde 83,43'e yükselen barajlarda doluluk oranı, bu tarihten itibaren hızla düşmeye başladı. Bugün itibarıyla İSKİ'nin barajlardaki doluluk oranı ortalama yüzde 59,49 olarak ölçüldü.
Su miktarı; Alibey'de yüzde 28,08, Büyükçekmece'de yüzde 56,23, Darlık'ta yüzde 61,38, Elmalı'da yüzde 64,17, Istrancalar'da yüzde 39,67, Kazandere'de yüzde 30,85, Pabuçdere'de yüzde 41,33, Sazlıdere'de yüzde 53,98, Terkos'ta yüzde 72,82 ve Ömerli'de 65,11 olarak kaydedildi.
Melen ve Yeşilçay'dan bu yıl şu ana kadar 319,97 milyon metreküp su alındı. İçme suyu arıtma tesislerinden bu yıl kente verilen su miktarı ise 654 milyon 82 bin metreküp olarak hesaplandı.
SON 10 YILIN EN DÜŞÜK DEĞERLERİ
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, İstanbul’un barajlarındaki su seviyelerine ve yağış miktarına dikkat çekerek, son 10 yılın en düşük değerlerinin yaşandığını belirtti.
Toros, yağışların doğal döngüsü gereği bazı yıllar fazla, bazı yıllar az olmasının bu durumu etkilediğini söyleyerek, "Baraj bölgelerindeki yağışların en düşük değerlerinin yaşanıyor olması ciddi bir kuraklıkla iç içe olduğumuzu, kuraklık yaşadığımızı da gösteriyor. Özetle yağış miktarındaki azalmaya bağlayabiliriz." dedi.
Barajlardaki su seviyesinin düşmesiyle birlikte alınması gereken tasarruf önlemlerine vurgu yapan Toros, "Elimizdeki su miktarı belli ama günlük tüketilen su miktarı da belli. Şu anda günlük ortalama İstanbul'da 3,5 milyon metreküp su kullanıyoruz. Barajlardaki suyu çoğaltamayacağımıza göre o zaman elimizdeki var olan suyu daha idareli nasıl kullanabiliriz konusunda tüm İstanbulluların kendi çapında çözüm üretmesi gerekiyor. Suyu en fazla nerelerde kullanıyoruz? Yaz dönemi havalar sıcak, duş alma ihtiyacımız doğuyor. Duş esnasında suyu daha az nasıl kullanabiliriz? Duş başlıklarını tasarruflu başlıklarla değiştirerek. 10 litre suyla da duş alabilirsiniz, 50 litre suyla da alabilirsiniz. Bu sizin duyarlılığınıza, farkındalığınıza bağlı. Suyu en fazla nerede kullanıyoruz? Sifonlarda kullanıyoruz. Daha kontrollü su tüketimiyle sifonu her çektiğinizde 3-4 litre değil de ihtiyaca göre belki 1, 2, 3 litre farklı kademeli sifon sistemiyle bunu yapabiliriz." ifadelerini kullandı.
SUYUN HER DAMLASI DEĞERLİ
Prof. Dr. Hüseyin Toros, İstanbul'un geniş bir alana yayıldığını ve farklı bölgelerinde su tüketiminin değişkenlik gösterdiğini belirterek, "Atalar 'Damlaya damlaya göl olur.' demişler. Evinizde deneyebilirsiniz; bir musluğu damla damla açık bırakın, bir günde ne kadar suyun aktığını göreceksiniz. Damlaya damlaya İstanbul barajlarının yok olmasına yol açabiliyor. Onun için diyoruz ki suyun her damlası değerlidir. Her damlayı sayarak kullanalım, her damlanın önemli olduğunun farkına vararak kullanalım." dedi.
Barajlardaki suyun İstanbul’a yetmediğini vurgulayan Toros, "İstanbul'un barajlarının toplam su bütçesi tamamı dolu olsa bile 900 milyon metreküpü bulmuyor. Bugün biz 3,5 milyon metreküpten bahsediyoruz. 100 günde 350 milyon metreküp, 300 günde 1 milyar metreküpün üzerine geçiyor. Yıllık biz 1 milyar 100 bin metreküpün üzerinde su kullanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
SU TASARRUFU UYARISI
Toros, sitelerde, parklarda, bahçelerde ve farklı yerlerde yağmur hasadı yaparak, suyun bol olduğu kış mevsiminde suyu biriktirip ihtiyaç duyulan sıcak günlerde bitkilerin sulanması ve evlerin farklı ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılabileceğine dikkat çekti. Su tasarrufunun ekonomiye de katkı sağlayacağını belirten Toros, İstanbul genelinde su ihtiyacının azalmasıyla barajlardaki suyun daha uzun süre kullanılabileceğini ifade etti.
Toros, temmuz, ağustos ve eylül aylarının İstanbul’un en az yağış aldığı dönemler olduğunu kaydederek, "Ekimde yağışlarımız yavaş yavaş artmaya başlıyor. Dolayısıyla önümüzde daha ağustos ve eylül ayları var. Burada da geçmiş verilere baktığımız zaman İstanbul barajlarına su getirecek yağışın geçmişte olmadığını görüyoruz. Bugünlerde zaman zaman ciddi sağanaklar alıyoruz ama barajlara bu su yansımıyor. Barajlardaki su seviyesi her gün düşmeye devam ediyor. Bu yaz yağmurları yerler sıcak olduğu için, toprak kuru olduğu için daha çok bulunduğu bölgede o bölgenin su ihtiyacını karşılıyor veya buharlaşıp yok olup gidiyor. Bizim kasım, aralık ayına kadar ciddi yağış alma ihtimalimiz biraz düşük gözüküyor geçmiş verilerden. Onun için elimizdeki suyu daha verimli nasıl kullanabiliriz konusunda hep beraber çalışmalarımızı arttırabiliriz." dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.