Erdoğan, Yıldız Sarayı'nın açılış töreninde konuştu: Girişler o tarihe kadar ücretsiz
6 yıllık bir restorasyon sürecini geride bırakan Yıldız Sarayı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla ziyarete açıldı. Erdoğan, saraya girişlerin ağustos ayı sonuna kadar ücretsiz olacağını söyledi.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Milli Saraylar Başkanlığımızca yürütülen 6 yıllık restorasyon çalışmaları sonunda Yıldız Sarayı'nı ihya ettik. İstanbul'un tarihi simgelerinden Yıldız Sarayı bugünden itibaren kapılarını açıyor. Bugün yaşadığımız mutlulukta pek çok hocamızın ve uzmanımızın alın teri vardır. Onların emeği, gayretleri olmasaydı bu güzel eser tekrar eski görkemine kavuşturulamazdı.
200 yıllık tarihiyle Yıldız Sarayı, Osmanlı'nın en sancılı yıllarına şahitlik etmiştir. Sultan 2. Abdulhamit'le özdeş hale gelmiştir. 2. Mahmut burayı yeni ordunun askerlerinin talimlerini izlemek için kullanmıştır. Yıldız Sarayına asıl hürriyetini kazandıran Abdülhamit Han olmuştur.
Necip Fazıl'ın 36 Türk hükümdarı arasında belki de en büyüğü olarak tanımladığı Abdülhamit darbeye kadar devleti buradan yönetti. Yıldız Sarayı Devleti yönelen yıkma girişimleri karşısında direnişin sembolü oldu. Yıldız Sarayı'nın ayırıcı vasfı yönetim merkezi olarak kullanılmasıdır. Mimari olarak, çağından farklı özellikler taşır.
Sultan 2. Abdülhamit döneminde toplam 2 bin kişinin yaşadığı rivayet ediliyor. Tabiatla uyumu, mimarisi ve Türk saray bahçeleri geleneğinin son örneği olan Yıldız Sarayı nadide bir eserdir.
Kimi ülkeler 100 150 yıllık tarihi varlıklarına büyük özen gösterirken nice kültür varlığımıza sahip çıkamadık. Reddi miras anlayışı bizlere çok ağır bedeller ödetti. Bu sembollerden biri Yıldız Sarayı oldu. Ecdat yadigârı pek çok varlık gibi burası da yıllarca hoyratça kullanıldı.
Yıldız Gazinoları projesi hayata geçirilmiştir. İtalyan bir şirket tarafından işletilen kumarhane 1 yıl sonra kapatılmıştır. Savarona'ya biz sahip çıktık. Biz hiçbir zaman ayrım gözetmeden tarihi kucakladık. Gazetelere de yansıyan ahlaksızlık hadisesinden sonra Savarona yatını devraldık. Savarona yatını restore ettirdik, kısa bir süre sonra bitecek. Devlet başkanlarını ağırlamak için kullanmaya başlıyoruz.
Tarihi vefa, geçmişe saygı anlayışıyla eserlerimizi yeniden ayaklandırdık. 120'nin üzerinde restorasyon çalışması yaptık. Beykoz Cam ve Billur Müzesi'nden Topkapı'da uzun yıllar saklanmış hazine koleksiyonuna varıncaya kadar bir çok eseri ihya ettik.
Cumhurbaşkanlığımız döneminde onlarca görüşmeyi, kabulü burada düzenledik. Yıldız Sarayı milletimizin her bir ferdinin gururla gezebileceği muhteşem bir müze olarak hizmet vermeye hazır hale geldi. Edirne Sarayı ile ilgili restorasyon çalışmalarımız devam ediyor. Bundan sonra da ecdadın emanetlerine sahip çıkmayı sürdüreceğiz.
"BİZ HAZİNE DEĞERİNDEKİ ESERLERİNİN KIYMETİNİ ÇOK İYİ BİLMEYEN BİR MİLLETİZ"
Yıldız Sarayı, Osmanlı’nın en sancılı yıllarına bizzat tanıklık etmiştir. Zerafeti, sadeliği, tabiatla uyumu ve Türk saray bahçeleri geleneğinin son örneği olan has bahçesiyle Yıldız Sarayı nadide bir eserdir.
Gazi Mustafa Kemal, Bandırma Vapuru ile yola çıkmadan 1 gün önce buraya gelmiş ve Sultan Vahdettin’le görüşmüştür.
Biz hazine değerindeki eserlerinin kıymetini çok iyi bilemeyen bir milletiz. Kimi ülkeler 100-150 yıllık tarihi varlıklarına büyük özen gösterirken, geçmişi çok daha eski kültür varlığımıza sahip çıkamadık. Özellikle tarihimizin bir dönemine damgasını vuran reddi miras anlayışı, bizlere gerçekten ağır bedeller ödetti. Burası yıllarca ihmal edildi. Saray külliyesini oluşturan binaların çoğu adeta talan edildi.
Milletimizin tarihinde ve hafızasında iz bırakan birçok obje bu kadirbilmezlikten payını aldı. Gazi Mustafa Kemal’in son aylarını geçirdiği Savarona yatının hangi skandallarla gündeme geldiğini hepimiz hatırlıyoruz. Süratle harekete geçtik ve Savarona yatını devraldık. Savarona’yı restora ettirdik ardından olması gerektiği şekilde devlet ve hükümet başkanlarını ağırlamak için inşallah kullanmaya başlıyoruz.
"TARİHİMİZİN TÜM DÖNEMLERİNİ KUCAKLADIK"
Lafa gelince Atatürk konusunda mangalda kül bırakmayanların çürümeye terk ettiği Savroana yatına sahip çıkan yine biz olduk. Aynı durum pek çok tarihi eser için de geçerlidir. Birileri Cumhuriyet’in arkasına saklanıp, Osmanlı karşıtlığı yaparken biz hiçbir zaman ayrım gözetmeden, tarihimizin tüm dönemlerini kucakladık.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.